ŞUARA 192 / 196 |
وَإِنَّهُ
لَتَنزِيلُ
رَبِّ الْعَالَمِينَ
{192} نَزَلَ
بِهِ
الرُّوحُ الْأَمِينُ
{193} عَلَى
قَلْبِكَ
لِتَكُونَ
مِنَ
الْمُنذِرِينَ
{194} بِلِسَانٍ
عَرَبِيٍّ مُّبِينٍ
{195} وَإِنَّهُ
لَفِي
زُبُرِ
الْأَوَّلِينَ
{196} |
192. Muhakkak bu
alemlerin Rabbinin indirdiğidir.
193. Onu Ruhu'l-Emin
indirdi.
194. Uyarıcılardan
olasın diye, kalbin üzere;
195. Apaçık bir Arapça
lisan ile,
196. Şüphesiz ki o
daha öncekilerin kitaplarında da vardır.
"Muhakkak bu
alemlerin Rabbinin indirdiğidir" buyruğu ile sürenin baş taraflarında
müşriklerin Kur'an-ı Kerım'den yüz çevirişleriyle ilgili açıklamalara tekrar
dönmektedir.
"Onu Ruhu'l-Emin
indirdi. Uyarıcılardan olasın diye; kalbin üzere." Bu buyrukta "İn(dir)di"
lafzını Nafı', İbn Kesir ve Ebu Amr şeddesiz olarak, diğerleri ise; (...)
şeddeli olarak ve "Ruhu'l-Emin" buyruğunu da; (...) şeklinde nasb ile
okumuşlardır.
Ebu Hatim'le Ebu
Ubeyd'in tercih ettiği budur. Buna sebeb "Muhakkak bu ... indirdiğidir"
buyruğudur. Bu ise şeddeli okuyuşun mastarıdır.
Şeddesiz okuyanların
kıraatlerinin lehine delil ise; bu ifade takdir edilmemiştir, demektir. Çünkü
anlam, Kur'an-ı Kerim her ne kadar alemlerin Rabbi tarafından indirilmiş ise de
onu sana Cebrail indirmiştir, şeklindedir. Nitekim Yüce Allah şöyle
buyurmaktadır: ''De ki: Kim Cebrail'e düşman ise muhakkak ki onu ... kalbine
... indirmiştir.'' (el-Bakara, 97) Bu da; bu Kur'an'ı sana okur ve senin kalbin
de onu beller anlamındadır. Böylelikle kalbine sebat versin diye ... anlamında
olduğu da söylenmiştir.
"Uyarıcılardan
olasın diye; kalbin üzere; apaçık bir Arapça lisan ile" Böylelikle biz
senin ne söylediğini anlayamıyoruz, diyemesinler.
"Şüphesiz ki o daha
öncekilerin kitaplarında da vardır." Yani elbette öncekilerin kitaplarında
yani önceki peygamberlerin kitaplarında bu kitabın indirileceğinden
sözedilmiştir.
Şöyle de açıklanmıştır:
Yani Muhammed (s.a.v.)'dan önceki kitaplarda söz konusu edilmiştir. Yüce
Allah'ın şu buyruğunda olduğu gibi: "Onlar ki, yanlarındaki Tevrat'ta ve
incil'de yazılı bulacakları ... ümmi peygamber olan o rasule uyarlar.''
(el-A'raf, 157)
"ez-Zubur"
kitaplar demektir, tekili "zebur"dur. "Resul" kelimesinin
çoğulunun, "rusul" gelmesi gibi. Buna dair açıklamalar daha önceden geçmiş
bulunmaktadır.
SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E
TIKLAYIN